Vakti Gelen, Tam Zamanında

Keşfettik zamanı ve mahkûm olduk ona.
Nasıl ki, bir kez bildiğini bir daha bilmez olamazsın,
Zaman da bir daha çıkmadı aklımızdan.
Çıkmamakla da kalmadı; düzenledi ne var, ne yoksa her şeyi.

Madem bir saatin tık-taklarına bağladık yaşamı,
O zaman yararlanalım lanetimizden.
Camı gerektiği kadar üfleyelim örneğin;
Ne patlatacak kadar uzun, ne sönük kalacak kadar kısa.
Tam zamanınca.
Yemeği ocaktan tam zamanında alalım ya da;
Ne çiğ kalsın, ne yansın.
Meyveyi olur olmaz koparalım dalından;
Ne ham olsun, ne düşüp çürüsün.
Yola tam saatinde çıkalım;
Her şeyi görecek, vaktinde dönecek kadar.
Ustalaşalım yani yaşamda.
Sonra da bir ustanın vakarı ve keyfiyle,
Yaşayalım sırası geldiyse,
Ölelim, ölmenin vaktiyse.
Madem lanetledik kendi kendimizi saniyelerle,
Vakti gelen, tam zamanında…

Makriköy
* * *

1 thought on “Vakti Gelen, Tam Zamanında

  1. Banu says:

    Muhteşem, ustalaşırım inşallah hayatta, tam da zamanı sanki şu sıralar.

    Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.