Azeri Ali ile Gürcü Nino’nun aşkını anlatan heykel (Batum). Belli sürelerde ayrı kalıp, sonra tekrar kavuşuyorlar. |
Yaradan;
O yüce mimar,
Bu akla, bu yüreğe bir ev tasarlamış.
Beden demişiz adına.
O bilmeden bir şey yapmaz ya;
Kalıp dar, kalp kocaman.
Aklın yeri yeterli ya, o da aciz durumu anlamaktan.
Vardır elbet bir bildiği.
Sıkışır da sıkışır yürek.
Öyleyse bir şey yapmak gerek…
Ya yaracaksın göğsünü,
Açacaksın yerini,
Yanacak canın,
Yahut, durmuyorsa inatla kalıbında,
Çıkarıp vereceksin,
Kocaman yeri olan bir emanetçiye.
Mimar onu da tasarlamış mı acaba?
Bulunur mu öyle bir emanetçi?
İki parçalık yer işgal eden bir yüreği,
Bir parça bedeline saklasın;
Belki bir ömür…
Kaldın mı yine rızasına emanetçinin?
Çal sen hele kapısını bakalım;
“Ya kısmet”…
* * *